olayın mantığını en basit minimal tarzda aktaracak olursam eğer, bilindiği gibi finansal piyasalarda 1. derecede finansal aracı kurumların başında bankalar gelmektedir. bu ne demektir? bu şu demektir ki; iktisatta alıcı ve satıcıları karşı karşıya getiren ortama piyasa denir. işte finansal piyasalarda da fon açığı olanlarla (yani para ihtiyacı olanlar), fon fazlası olanları (yani para babaları) bir araya getiren en önemli finansal aracılar bankalardır.
misal siz x adlı bir icat yaptınız ama bunun hayata geçmesi için paraya ihtiyaç var ve o parada sizde yok. siz napıyorsunuz? hemen kendinize bir finansör arıyorsunuz o olmazsa bankaya gidiyorsunuz. diğer taraftan sakıp sabancı gibi bir vatandaş yıllarca harcamalarını sınırlı tutup tasarruf ettiği fonlarını değerlendirememekte ve tasarrufları atıl olarak bir kenarda durmaktadır ve bu durumdan şikayetçidir. o vatandaşta gidip parasını bankaya yatırmaya karar verir. böylelikle bir tarafta karlı bir yatırım fırsatı yakalayan ancak gerekli fonlara sahip olmadığı için bunu hayata geçiremeyen siz, diğer tarafta elinde kullanmadığı ve tasarruf ettiği bir miktar fon bulunan ancak bir türlü bunu değerlendiremeyen sakıp sabancı finansal aracı olan ”banka” yardımıyla bir araya gelir ve siz icadınız için parayı bankadan kredi çekerek elde edersiniz, sakıp sabancı bankaya yatırdığı fon sayesinde bankadan faizini alır, banka ise, sakıp sabancının parasını size kredi olarak verir ve sizden kredi sayesinde faiz alır, o faiz ve başka fonlarla başkalarına kredi verir ve bir çok faiz geliri olur. işte bankanın işleyişi budur.
bir başka noktada da, eğer ki bankalar olmasaydı finansal piyasalarda ne olurdu? öncelikle gene örnek üzerinden gidecek olursak eğer, aylık kazancınız 2.500 tl olsun. siz 4 ayda yaklaşık 10.ooo tl tasarruf sağladınız. ancak ortada herhangi bir finansal piyasa ve bankalar bulunmadığı için bir borç verme veya borç alma işleminin söz konusu olmadığını kabul edelim. eğer bu tasarrufunuzla gelir getirecek herhangi bir yatırım yapma olasılığınız yoksa söz konusu 10.ooo tl elinizde tutacak ama herhangi bir faiz getirisi olmadığı için faiz geliri elde edemeyeceksiniz. bu ilk başta kulağa nötr bir durum gibi gelse de ‘paranın zaman değeri’ ve ‘enflasyon’ oranını hesaba katarsak bugün elinizde olan 10.ooo tl ile 1 sene sonra tam aynı günde ki 10.ooo tl arasında fark vardır. paranın satın alma gücü sabit kalmadığından bugünün 10.ooo tlsi 1 sene sonra ki aynı 10.ooo tlden daha az değerli ve daha az satın alma gücüne sahip olabilir. yani özellikle enflasyon oranına bağlı olarak paranız fiziksel manada olmasa bile manevi manada durduğu yerde erir ve bir başka manada paranız suyunu çeker. ancak aylık 2.5oo tl gelirinizle -bankaların olduğu bir finansal ortamda- paranızın 2.ooo tlsini 1 senelik vadeli mevduatla bankaya yatırırsanız o paranın hatırı sayılır bir faiz getirisi olabilir ve bu da sizin bir nevi geliriniz olabilir. şöyle ki 4 aylık süreçte 2.5oo tlsini hiç harcamayarak evinde yastık altında biriktiren birisi elde ettiği 10.ooo tllk tasarrufu 1 sene sürdürüp 1 yıl sonunda elde ettiği 30.ooo tl ile aynı kişi 4 aylık geliri olan 10.ooo tlyi bankaya 1 senelik vadeli mevduatla yatırırsa 1 sene sonunda elde ettiği tasarrufu her iki durumda aynı olmaz. parasını kendi kendine evinde değilde bankaya yatıran kişinin getirisi ”faiz geliri” olur. ( bkz: fırsat maliyeti, alternatif maliyet, her seçiş bir vazgeçiştir)
bir başka noktada da bankaların verdiği krediler sayesinde borçlanma durumu da yararlıdır. henüz yeni evli birisiniz ve iyi bir işe yeni girdiniz diyelim. işinizin de dolgun bir ücreti var. ve siz bir ev satın almak istiyorsunuz. yüksek bir ücret geliri elde etmenize rağmen henüz yeni çalışmaya başladığınız için çok fazla tasarrufunuzun olmaması normaldir. bankaya başvurmayıp zaman içerisinde yeni bir ev satın almak için yeterli parayı tasarruf edebilirsiniz, ancak bu durumda, alacağınız evin tadını çıkarmak için artık çok yaşlanmış da olabilirsiniz. ama bir bankaya gidip kredi çekerek ivedi bir şekilde toplu paraya ulaşarak bir miktar faiz ödemeye katlanarak evinizi satın alabilirsiniz. sonuçta hem siz hem de size kredi veren banka kazançlı çıkar.
son olarak günümüzde bankalar nasıl kurulur ve banka kurmanın kriterlerini incelersek eğer; banka kurmak için bddk’dan izin almak zorunda olup kurulun en az 5 üyesinin olması gerekir. bddk’dan izin için;
-sermayenin nakit olarak ödenmiş olması yani en az cebinizde 20 milyon tl sermayenizin olması gerekir.
-kurucuların asgari sermayenin %10’nunu tmsf’ye ödemeleri gerekir.
-kurucuların daha önceden herhangi bir şirketi ya da kuruluşu batırmamış, iflas etmemiş veya konkordato etmiş olmamaları gerekir.
-affa uğramış olsalar bile 5 yıldan fazla hapis, rüşvet, hırsızlık gibi yüz kızartıcı suçlardan hüküm giymiş olmamaları gerekir.
-sonunda da bankacılığa uygun yönetim, personel ve teknik donanımın gerçekleştirilmiş olması gerekir.
dipnot: artık merkez bankası diğer bankaların batıp batmamasıyla ilgilenmeyip merkez bankasının tek amacı ülkede ki para miktarını kontrol ederek fiyat istikrarını sağlamaktır. zorunlu rezerv oranı dışında bankaların batmamasını sağlamak tmsf’nin insiyatifine geçmiştir.
Sjackson