

Akıllı telefonlar bulunduğumuz çağda hayatımızın vazgeçilmezi haline geldi. Bu gerçeği görmezden gelmemiz olanaksız. İşimizi, banka işlemlerimizi, sosyalleşmeleri, görüşmeleri, toplantıları, dersleri, araştırmaları yani neredeyse her şeyi onlar üzerinden yapıyoruz. Bu durumda en büyük sır kutularımız da onlar oluyor. Bunca sırrımızı, gizli kayıtlarımızı içinde tuttuğumuz cihazların da güvenliği konusunda elbette endişe yaşıyoruz.
Özellikle son 3-4 yıldır akıllı telefonlardaki yapay zekaların da gelişmesiyle (Google Assistan, Siri, Cortana) akıllı telefonların gerçekten zeki ve düşünerek hareket ettiğine inanır olduk. Kaldı ki zaten öyle. Makine öğreniminin gelişmesi ve yapay zekanın gelişimiyle artık kendi kendine kontrollü olarak da olsa sürekli öğrenme peşinde. Hatta yakın gelecekte yapay zekanın ele geçireceği meslekler konusuna tanık olmamız şaşırtıcı olmamalı.
Son yıllarda çevremde gözlemlediğim insanların akıllı telefonlar ve telefonlarda çıkan reklamlar hakkında bu kadar isabetli nasıl olduklarını, “beni izleyip, beni dinliyorlar mı?” endişesi içerisine girdiklerini gördüm. Aslında insanların korkuları daha çok kişilerin veya devletlerin kendilerini dinlemesi izlemesi yönünde.
Anonim olmadan internette yapacağınız ufak bir aramada bu konu hakkında çok fazla yaşanmış hikaye bulabilirsiniz. Hatta bir çok uluslararası gazete de bunun haberleri yapılmış durumda. Örneğin The Sun gazetesinde de benzer haber söz konusu. Ancak internette arama yaptığımızda daha bir çok gazete ve dergi benzer konuları işlemiş durumda.
Öncelikle akıllı telefonlar ve sosyal medya da kişiselleştirilmiş reklamlar konusunda kısa bir açıklama yapmak istiyorum.
Kişiselleştirilmiş reklamlar nedir?
Akıllı telefonunuzdan veya bilgisayarınızdan arama motoruna, sosyal medyaya veya bir alışveriş sitesine giriş yaptığınız zaman çerezlere bu bilgiler kaydedilmektedir. Arama motorları, internet siteleri ve sosyal medyalar arasında bir tür çerez takip ağı bulunur. Bu genel olarak bağımsız görünse de birbirine bağlı şekilde hareket eden bir sistemdir.
Yani bir alışveriş sitesine girdiğiniz zaman ayakkabı alacaksınız veya aldınız. Siteden çıktıktan sonra internette nereleri dolaşırsanız dolaşın o alışveriş sitesi veya ona benzer alışveriş sitelerinin reklamları karşınıza çıkmaya başlayacaktır. Yani pazarlama ağı içerisine girmiş oluyorsunuz.
Arama motorunda yaptığınız aramalar sonucunda da size aynı şekilde reklamlar sunmaya başlayacaktır. Ayrıca artık arama motorlarında makine öğrenimi yer aldığı için ilgili yapay zeka sizin karakterinizi, zevklerinizi ve hatta ihtiyaçlarınızı ölçümleme yaparak size reklamları sunabilmekte.
Sosyal medya üzerinde beğendiğiniz işletme sayfaları ve reklamlar da yine aynı şekilde buna dahil durumda. Şahıslar tarafından takip edilmiyorsunuz ancak yapay zeka sizleri takip ediyor.
Girdiğiniz bir çok sitede “bu site çerezleri kullanmaktadır kabul ediyor musunuz?” diye bir uyarı çıkmaktadır. İşte o uyarı bunun içindir diyebiliriz.
Akıllı telefonlar bizi dinliyor mu?
Asıl merak edilen kısım bu aslında. Akıllı telefonların ortamı dinlediği konusunda binlerce haber çıktı. Kimileri ajan faaliyetleri için derken kimileri tek dünya devleti projesi işi bu, demeye kadar getirdi. Ancak gelin görün ki bunu söyleyenler bile yine de akıllı telefonları kullanmaktan vazgeçemedi. Halbuki ülkemizde var olan vergilerden dolayı akıllı telefon sahibi olmak epey zor.
2017-2018 yıllarında Apple ve Google’a yöneltilen “Telefonlar bizi dinliyor mu?” sorularına kesin bir cevap alınabilmiş değil. Şirketler genel olarak bu durumu yalanlıyor. Ancak durum gerçekten öyle mi?
İnternette bu konu hakkında yerli ve yabancı forumlarda ve sosyal medya sitelerinde bir çok tartışma yapılmış durumda. Genel kanı dinlenildiği yönünde.
Kendi çevremde de bu konu hakkında bir çok soru ile karşılaştım. Örneğin küçük ev aleti almak isteyen biri eşiyle bu konuyu telefonun bulunduğu ortamda konuşuyor. Ertesi gün küçük ev aletini bir teknoloji marketinden almak istiyorlar. Olay burada kapanıyor. Eşlerden biri e-posta gelmiş mi diye telefonuna bakarken, e-posta içerisinde yer alan reklamlardan birinde istedikleri küçük ev aleti reklamını görüyor. Kendilerine bu konuda daha önce hiç arama yaptınız mı diye sorduğumda “Hayır” cevabını alıyorum.
Bir başka olayda, aile bireylerinden biri ailenin hiç kullanmadığı bir marka telefonu almak istiyor. Fiyatı hakkında konuşma geçiyor. Yine hiç bir şekilde o telefon markası ve modeli internette arama yapılmadığı halde kişinin sosyal medya reklamlarında en uygun fiyatlı olarak görünüyor.
Tam anlamıyla şirketlerden resmi bir açıklama yapılmamış olsa da yüksek ihtimalle telefonlarımız yapay zekalar tarafından pazarlama yöntemlerinde kullanılmak amaçlı dinleniyor.